ÇANAKKALE GEZİMİZ 1. GÜN

💕 Sürpriz bir gezi ile Çanakkale’ ye merhaba…

    


2016 şubat ayı doğum günüme Orçun 3 gün 2 gece sürpriz bir gezi düzenledi. Cuma sabahtan çıkıp pazar akşamı döndük. Tamamen plansız programsız önümüzü görmeden atıldık yola ilk başlarda biraz tedirgin olsak da sonunda anladık ki spontane olan her şey çok daha pozitif geçiyor, tabi İstanbul’dan çıktığımız her gün de bize büyük bir mutluluk veriyor. Şubat aynın sonu olduğu için e birde cumadan çıkınca yollar bizim oldu. Sakin alabildiğine yemyeşil yollardan mis gibi çimen kokularından geçe geçe Çanakkale merkeze vardık. Tabi biz her gördüğümüz manzarada dura kalka 4,5 saatlik yolu 6 saat de bitirebildik.  
 İlk olarak Çanakkale kordonda mis gibi bir yürüyüş yaptık. Barışın kanatları olan kelebekle de resmimizi çektirdik. Barışın Kanatları Çanakkale Belediyesi ve Neşeli Fikirler Atölyesi organizasyonu ile 52. Troia Festivali ile Çanakkale iskele meydanına yerleştirilmiş. Barışın ve özgürlüğün şehrine de renkleriyle renk ismiyle de umut katıyor 😊.

Daha sonra hemen yakınında bulunan devasa Truva Atı sizi tüm ihtişamı ile karşılıyor. Bu meşhur at “Troy” filminde kullanılmış ve Çanakkale’ye hediye edilmiş. Orada da resim çekilip gezdikten sonra mevsimin de vermiş olduğu hafif üşümeyle de kendimizi sahil kenarındaki çay bahçelerinden birine attık. İstanbul’ da manzaralı bir yerde 3-4 liraya içtiğimiz çayı tamı tamına 1,25 TL’ ye içtik içtikçe de ısındık daha da keyiflendik 😊. Sahil boyunca balık restoranları, çay bahçeleri vardı ve hepsi de uygun fiyatlarla keyifle oturulacak yerlerdi. Sahilin havasını ciğerlerimize iyice çekip kalktık ve Çanakkale Türküsünde adı geçen meşhur Aynalı Çarşının yolunu tuttuk. Pek tabi eski Aynalı Çarşı gibi değildir ama yine de güzel bir havası var. Birde satıcılar yapışmasa çok daha keyifli gezerdik. Bir şeyler alıp hemen çıkmak istiyor insan bizde maalesef öyle yaptık fakat hediyelik eşyalar çok uygun fiyatlarda bulunuyor. Bizde gelenek haline gelen gezi hatırası tabi ki ilk sırada magnetler oluyor hem kendimize hem yakınlarımıza birde adından ötürü taşlı tuşlu el aynaları aldık o kadar güzeller ki renk-renk bir de üstlerine yazı yazıyorlarmış hemen Duygu-Orçun yazdırıp musmutlu oradan da ayrıldık 💕😊.

Aynalı Çarşı

Aynalı Çarşıdan çıkıp Çanakkale merkeze gittik ve hemen orada meşhur peynir tatlısı yiyebileceğimiz tarihi bir mekan aradık hemencecik de buluverdik. İki türlü peynir tatlısı oluyormuş pişmiş ve pişmemiş olarak biz her ikisinden de aldık ölçme değerlendirme yaptık ve oy birliği ile pişmiş olan peynir tatlısını daha çok sevdik ama şu an olsa pişmemiş olanı da yerim yani hiç sorun değil 🙈

Peynir Helvası

    Tatlımızı da yediğimize göre gezmeye devam diyerek rotamızı Deniz Müzesine çevirdik. Şehitlikten sonra ziyaret edilmesi gereken en önemli yerlerden biri olduğunun altını çizmek isteriz. Müze Deniz kuvvetlerine bağlı olduğu için askeri müze olarak kabul edilmektedir. Müzeye Pazartesi ve Perşembe hariç her gün gidebilirsiniz. Müze 09:00 ile 17:00 arası açık oluyor her bir köşeyi inceleyerek gezenlerdenseniz 2 saat ayırmanızı tavsiye ederiz. Müzeye giriş 6 TL Nusret Mayın Gemisi de ücrete dahil oluyor. Biz biraz geç saate kaldığımız için kapanmasına az kalmıştı bu yüzden Nusret Mayın Gemisine giremedik ☹ hızlı hızlı dolaşmak zorunda kaldık.

Nusret Mayın Gemi

Müze kart, öğrenci indirimleri geçerli olmuyor. Eğer müze haftasına denk gelirseniz ya da 23 Nisan, 30 Ağustos, 10 Kasım, 18 Mart gibi önemli günlerimizde giderseniz de ücretsiz gezebilirsiniz. Çanakkale’ deki ilk günümüzü bu şekilde gezerek değerlendirdik ve gün sonunda rotamızı Assos’ a çevirdik…